GERDÂNİYE

Eserin ilk dizesi Bestekâr
Oyun Havası “Anadolu Oyun Havası” İsmâil Hakkı Bey (Muallim, Hoca, Ser-Hânende) (1866 – 30.12.1927)
Peşrev Abdurrahman Bâhir Efendi (Arab-zâde) (? — 26.07.1746)
Peşrev Gazi Giray Han II. (Bora, Ebu’l -Feth, Tatar) (1554 — Aralık 1607)
Peşrev (No: 2) Gazi Giray Han II. (Bora, Ebu’l -Feth, Tatar) (1554 — Aralık 1607)
Peşrev Râşid Efendi (Neyzen, Baba) (1820? — 1892?)
Peşrev Subhi Ezgi (Neyzen, Tanbûrî, Albay, Dr. Mehmet Zühdü (1869 – 12.04.1962)
Saz Semâî Abdurrahman Bâhir Efendi (Arab-zâde) (? — 26.07.1746)
Saz Semâî İsak Efendi (Tanbûrî) (İzak Fresco Monaro) (1745? – 1814)
Saz Semâî “Kız” Subhi Ezgi (Neyzen, Tanbûrî, Albay, Dr. Mehmet Zühdü (1869 – 12.04.1962)
Al yanağın alına Akın Özkan (Tanburi) (1934 — 03.01.2007)
Ayrılık perde perde uzaklaşır gider de Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Bahar olur yaz olur yaz olur güzellerde naz olur Yesârî Asım Arsoy (Mustafa) (06.08.1896 — 18.01.1992)
Bahar olur yaz olur yaz olur güzellerde naz olur Yesârî Asım Arsoy (Mustafa) (06.08.1896 — 18.01.1992)
Benden selam olsun Bolu Beyi’ne (Köroğlu) Anonim
Beni sermest eden çeşminle ebrulerin cana Fâik Bey (Hacı) (1831? — Ocak 1891)
Benzetirlerse hilali no’la alem kaşına Zekâî Dede Efendi (Eyyûbî, Hoca, Hâfız, Mehmed) (1825 – 24.11.1897)
Bulut gelir seher ile ?
Dağların sünbülü var bağların bülbülü var Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Devretmedi muradımca zamane beni cananımdan ayırdı felek Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Dumanlı görseler ne gün başımı İsmail Demirkıran (Udi) (1940 — 08.04.2000)
Etse gerdaniyeden yar ağaz Zekâî Dede Efendi (Eyyûbî, Hoca, Hâfız, Mehmed) (1825 – 24.11.1897)
Ey serenler serenler ?
Gel gidelim kara gözlüm Suphi İdrisoğlu
Gelince vadi visale bahaneler söyler Fâik Bey (Hacı) (1831? — Ocak 1891)
Gidelim bağlara yemyeşil dağlara Şeref Canku
Gözler mavi yüz pembe sanki gül ona benzer Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Kaleden kaleye şahin uçurdum ?
Karşı dağdan uçan turna Kadri Şençalar (Udi, Hacı) (1912 — 13.01.1989)
Kervanım geçmiyor kardan Zeki Duygulu (1907 – 1974)
Kırım’dan gelirim adım da Sinan’dır ?
Mehtap aksetmiş koya Zeki Duygulu (1907 – 1974)
Muntazam kameti bi mislü bedel Ebû-Bekir Ağa (Eyyûbî, Hacı, Seyyid, Çavuş) (1685? — 1759)
Müptelayım bir periye dilsitanım kim bilir Zekâî Dede Efendi (Eyyûbî, Hoca, Hâfız, Mehmed) (1825 – 24.11.1897)
Odasına girdim ne haller olmuş ?
Ol müjeler ki fitneye oldu sipahi çar saf Zekâî Dede Efendi (Eyyûbî, Hoca, Hâfız, Mehmed) (1825 – 24.11.1897)
Ovalarda meltem ol dağlarda badı saba Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Şu dağları delmeli kül edip elemeli Fahri Kayahan (Malatyalı, Tanburi, Udi, Kemani) (1918 — 1969)
Şu dağları delmeli kül edip elemeli_v2 Fahri Kayahan (Malatyalı, Tanburi, Udi, Kemani) (1918 — 1969)
Tepeden nasıl iniyor Arif Sami Toker (14.04.1926 – 27.04.1997)
Uçun kuşlar uçun doğduğum yere Subhi Ziya Özbekkan (25.02.1887 — 19.07.1966)
Yar ayrılık yaktı beni Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 – 03.02.1961)
Yaıvuz Ali kükredi acı bir nara attı Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Yaz gelince çalı diken gül açar İsmail Demirkıran (Udi) (1940 — 08.04.2000)
Yeni Şehir yine aldık seni biz Zekâî Dede Efendi (Eyyûbî, Hoca, Hâfız, Mehmed) (1825 – 24.11.1897)
Yıllarca çırpındın yıllarca yandın Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 — 03.02.1961)
Yüce dağ başında harman geç olur ?
Zeynebim uçtu gitti Sâdeddin Kaynak (Hacı, Hâfız) (1895 – 03.02.1961)